Bugün bizi uğurlamaya gelenler,
kardeşlerim, yeğenlerim, anne-babalar, çocuklarım… Sağ olsunlar eş dost
ziyarete geldi. Telefonla ulaşabildiklerime “Allahaısmarladık,” dedim. Gitmeye
de çalıştım helallik almak için. Makbul bir hac yapmak istiyoruz kul hakkı
kalmasın üzerimizde.
Annemler bizden on gün önce vardılar
Mekke’ye. Aynı yıl gidiyor olmamız da daha önceki temennilerimize karşılık
Allah’ın bir lütfu olsa gerek.
Aylar öncesinde
gördüğüm rüyada, Efendimiz (s.a.v.)in ayağının altını öperken, hocamın da elini
öpmüştüm. Bugün anlıyorum, her şey Allah’ın takdiriyle oluyor; Bu mübarek
topraklara Nebiler Sultanının ayak tozlarına yüz sürmeye gelinmeden önce el
öpmek gerekiyormuş. Gelmeden önce cuma toplantısına gittim. Orada yâd edip
andık rahmetli Hocamızı. Dostlarla görüştük. Yolumuz ise İstanbul üzerinden
geçiyordu. Semadan da olsa Hocama Fatiha okudum dua ettim.
Hac yolcularına hediyeler getirmek, hacıların
mübarek beldelerden hediyeler getirmesi, çok güzel adetler. Şimdi yaşarken daha
iyi anlıyorum. Hem hediyeleşmek sünnet hem de hacının ihtiyacı olabilecek ama
onun aklına gelmeyen hediyeler seçiliyor. Mesela bir arkadaşımın getirdiği seccade,
diğerlerinin ortaklaşa aldıkları elbise, bazı iç çamaşırları, mübarek
beldelerde onları sürekli hatırlamaya ve duaya vesile olan hediyelerdi. Ayrıca
hacıyı uğurlamak, Allah ve peygamber aşkından kaynaklanmakla beraber, aradaki
sevgi ve muhabbeti de artırıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder